Dermoid kistler veya teratomlar yumurtalıklarda oluşan iyi huylu tümörler olarak bilinir. Tüm yumurtalık kitlelerinin %10-20’sini oluşturur. Yoğun içerikli bir dokusu bulunmaktadır. Saç, kemik, yağ, tırnak ve hatta diş gibi normalde yumurtalıklarda bulunmaması gereken bazı dokuları içerebilir. Hem erkeklerde hem de kadınlarda görülebilmektedir.
ermoid kistlerin büyük bir kısmı iyi huylu tümörlerdir. Çok azı immatür teratom olarak adlandırılır ve kansere neden olabilir. Cerrahi olarak çıkarıldığı taktirde nüks etme ihtimali nadirdir, yapılan çalışmalarda tekrarlama oranı %5 olarak görülmüştür. Dermoid kist , her 10 hastanın birinde her iki yumurtalıkta da görülebilmektedir.
Bu nedenle ameliyat öncesi değerlendirme dikkatli yapılmalıdır. Tek taraftan kist çıkarıldığında diğer yumurtalıkta da kistin olması ve bunun fark edilememe durumunda kist tekrar etmiş olmaktadır. Dermoid kistler vücutta sonradan oluşan kistler değildir. Doğumla beraber yumurtalıkta bulunan bu doku zamanla büyür ve karşımıza çıkar. Menopozdan sonrası görülen dermoid kistlerde kanserleşme riski daha yüksektir.
Dermoid Kist Belirtileri
Dermoid kistler genellikle asemptomatiktir (belirti göstermez). Bu tanıyı geciktirebilir ve kist boyutları büyüyebilir. Belirtisi olmadığı için rutin kadın hastalıkları muayeneleri sırasında elle muayenede veye ultrasonografik muayenede görülebilir. Çoğu zararsız olsa da kist büyümesi çeşitli komplikasyonlara ve semptomlara yol açabilir.
Dermoid kistin sebep olabileceği bulgular:
- Cinsel birliktelik sırasında yaşanan ağrılar
- Karında yaygın bir ağrı
- Anormal vajinal kanamalar
- Karında gözle görülür veya elle hissedilir şişlik
- Hızlı bir şekilde görülen kilo artışı
- Mide bulantısı, baş dönmesi, kusma
Bunun gibi belirtiler dermoid kist belirtileri olabilir. Kesin olarak cevap bulabilmek için bir uzmanla görüşmeniz faydalı olacaktır.
Dermoid Kist Nasıl Teşhis Edilir?
Dermoid kistler asemptomatik (bulgu oluşmaz) olabilir. Bu nedenle hastaların kliniğe başvurması daha zor hale gelmektedir. Teşhis rutin bir jinekolojik kontrol esnasında konabilir. En sık 20’li 30’lu yaşlarda ortaya çıkar.
Ultrasonografi, manyetik rezonans görüntüleme (MR) ve bilgisayarlı tomografi (BT) gibi görüntüleme testleri ile tanı konulabilir. Dermoid kistler, görüntüleme yöntemleri ile teşhis edilmelerini kolaylaştıran ayırt edici bir görünüme sahiptir. İçeriğindeki yağ, kıl, diş ve tırnak dokuları belirleyici olmaktadır.
Dermoid Kist Tedavisi
Dermoid kistlerin herhangi bir ilaç tedavisi yoktur. Dermoid kistlerin tek tedavi yöntemi cerrahidir. Kadınlarda 5cm ve üzerindeki boyutlardaki kistlerde cerrahi tedavi düşünülür. Kistin boyutu arttıkça baskı hissi, kistte rüptür (yırtılma) ve en önemlisi torsiyon riski artar.
Normal şartlarda iyi huylu ve zararsız olan kistler büyüdükçe ciddi sonuçlara yol açabilmektedir. Laparoskopik cerrahi dermoid kistleri tedavi etmek için kullanılır. Laparoskopi sırasında hasta genel anestezi altındadır. Sadece cerrahi aletlerin girebileceği şekilde birkaç adet 1cm’den küçük kesiler yapılır.
Tüm hareketler bir monitör tarafından izlenir. Laparoskopik dermoid kist ameliyatının amacı, kisti büyümeden ve başta yumurtalıklar olmak üzere çevre dokulara zarar vermeden bölgeden çıkarmaktır. Kist yumurtalıktan laparoskopik aletler vasıtasıyla ayrıldıktan sonra güvenli bir torba içerisine alınarak karın dışarısına alınır.
Bu sayede kist içeriğinin karın içine yayılması ve tekrarlama ihtimali ortadan kaldırılır, aynı zamanda kist içeriğinin karına bulaşması sonucu oluşabilecek karın içi enfeksiyonun önüne geçilmiş olur. Ameliyattan sonraki gün hasta taburcu olur ve ameliyattan birkaç gün sonra normal hayatına dönebilir.
Dermoid Kist Ameliyatı
Yumurtalıklarda bulunan dermoid kist yapıları mutlaka cerrahi müdahale ile vücuttan temizlenmelidir. Yumurtalık kistleri zararsız kabul edilse de çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilecekleri belirtilmelidir. Kistler yavaş da olsa büyüyebilir ve bu durum yumurtalık torsiyonu (kendi etrafında dönmesi) neden olabilir.
Bu durum da yumurtalığa giden kan akışını engelleyerek çok şiddetli ağrıya neden olabilir. Torsiyon durumu yumurtalığın beslenmesine de engel olacağından doku hasarı (nekrozu) ve yumurtalık kaybına kadar giden ciddi bir tabloya yol açabilir. Bu durum kısırlıkla sonuçlanabilir.
En çok tercih edilen ameliyat yönteminin laparoskopik cerrahi olduğu söylenebilir. Laparoskopik cerrahi, yaygın olarak kapalı cerrahi olarak bilinir. Büyük bir kesi yapılmadan yapılan bu işlem oluşan kistin çıkarılmasıyla hastanın iyileşme süresini önemli ölçüde kısaltır. Ameliyat çok küçük cilt kesilerinden yapıldığından hastalar zor bir iyileşme süreci yaşamazlar.
Bazı durumlarda çeşitli nedenlerle açık ameliyat yapılması gerekebilir. Bu yöntemde yumurtalık içindeki kiste ulaşmak için karın boşluğunu tamamen açacak bir kesi kullanılır. Özellikle kist çok büyükse veya kötü huylu olma potansiyeli varsa ameliyatın açık yöntemlerle yapıldığını söyleyebiliriz.
Hastalar her iki cerrahi işlem için de genel anestezi alır, böylece ağrı, karıncalanma veya acı hissetmezler. Ameliyattan sonra, ameliyat bölgesinde hafif bir ağrı hissedebilirsiniz. Ancak ağrı kesici kullanımı ile bu ağrı azaltılabilir. Bu konuda doktorunuz ameliyat sonrası uygun tedaviyi düzenleyecektir.